Laz Böreği’nin Kökeni ve Bugünkü Yeri
Laz Böreği, Karadeniz mutfağının en özgün ve ilgi çekici tatlılarından biridir. Adını aldığı Laz kültürünün zengin mutfak geleneğinden doğan bu eşsiz lezzet, hem börek hem tatlı özellikleriyle dikkat çeker. Kat kat açılan ince yufkaların arasına dökülen sütlü muhallebi, üzerine serpiştirilen çıtır fındık veya cevizle birleşerek ortaya bambaşka bir damak şöleni çıkarır. Osmanlı döneminden günümüze kadar uzanan tarihiyle Laz Böreği, sadece Karadeniz’de değil, Türkiye’nin dört bir yanında sevilen bir tatlı haline gelmiştir. Bugün hem geleneksel yöntemlerle evlerde hazırlanmakta hem de modern pastanelerde farklı yorumlarla yeniden sunulmaktadır. Bu yönüyle Laz Böreği, geçmişin lezzetini bugünün sofralarına taşıyan kültürel bir miras niteliği taşır.
Laz Böreği’nin Doğuşu
Laz Böreği’nin doğuşu, Karadeniz’in bereketli topraklarında, özellikle de Rize ve Artvin yörelerinde şekillenmiştir. Bu tatlı, adını bölgenin köklü halkı olan Lazlardan alır ve onların mutfak kültürünün incelikli dokunuşlarını yansıtır. Osmanlı mutfağının etkisiyle gelişen bu lezzet, geleneksel börek yapımının sütlü muhallebiyle buluştuğu özgün bir tatlıya dönüşmüştür. Rivayetlere göre Laz Böreği, ilk olarak özel günlerde, düğünlerde ve bayram sofralarında ikram edilmek üzere hazırlanırdı. İncecik açılan el yufkaları, tereyağının mis kokusuyla birleşir, içine dökülen muhallebiyle tatlı bir denge yakalanırdı. Zamanla bu yöresel lezzet, Karadeniz dışına taşarak Türkiye genelinde tanınmış, pastanelerin vitrinlerinde yerini almıştır. Bugün Laz Böreği, hem geleneksel formunda hem de modern yorumlarıyla, geçmişten günümüze taşınan bir kültürel lezzet simgesi olmaya devam etmektedir.
İsim Hikayesi
“Laz Böreği” ismi, hem kökenini hem de karakterini açıkça yansıtan bir adlandırmadır. Bu tatlının ismindeki “Laz” kelimesi, Karadeniz’in doğu kıyılarında yaşayan Laz halkına atıfta bulunur; “börek” ise kat kat yufkayla yapılan geleneksel hamur işlerini ifade eder. Ancak Laz Böreği, adının aksine klasik tuzlu böreklerden farklı olarak şerbetli ve muhallebili bir tatlıdır. Bu yönüyle, ismindeki çelişki bile onun özgünlüğünü yansıtır. Börek denmesinin nedeni, tıpkı böreklerde olduğu gibi el açması yufka katmanlarının kullanılmasıdır; tatlı olmasını sağlayan ise içine dökülen muhallebi ve üzerine gezdirilen şerbettir. Rivayetlere göre bu isim, tatlının ilk kez Laz kadınları tarafından hazırlanması ve börek biçiminde sunulmasıyla ortaya çıkmıştır. Böylece Laz Böreği, hem yöresel bir kimliği hem de ustalıkla yoğrulmuş bir tatlı geleneğini simgeleyen bir isimle günümüze kadar ulaşmıştır.
Laz Böreği Nasıl Değişti?
Laz Böreği, köklü bir geçmişe sahip olmasına rağmen zaman içinde çeşitli değişim ve uyarlamalara uğramıştır. Geleneksel tariflerde el açması yufka, tereyağı ve sütlü muhallebi temel malzemeler iken, günümüzde pastaneler ve modern mutfaklar bu temel yapıyı farklı yöntem ve malzemelerle yorumlamaktadır. Örneğin, bazı tariflerde katmanların arasına fındık, ceviz veya Antep fıstığı eklenerek lezzet zenginleştirilir; bazılarında ise muhallebi yerine daha yoğun kremalar veya aromalı dolgular kullanılabilir.
Ayrıca sunum biçimleri de değişiklik göstermiştir. Geleneksel olarak kare veya dikdörtgen dilimler hâlinde sunulan Laz Böreği, bugün küçük porsiyonluk tatlı tabakları veya modern tabak düzenlemeleriyle servis edilebilmektedir. Şerbet oranı ve pişirme sürelerinde yapılan küçük ayarlamalar, tatlıyı daha hafif veya daha yoğun şerbetli hâle getirerek farklı damak zevklerine hitap eder.
Tüm bu değişiklikler, Laz Böreği’nin geleneksel dokusunu ve karakterini korurken, modern tatlı trendlerine uyum sağlayabilmesini mümkün kılar. Böylece tatlı hem geçmişin mirasını taşır hem de günümüz sofralarına çağdaş bir lezzet deneyimi sunar.
Osmanlı Saray Mutfağından Karadeniz Sofralarına
Laz Böreği’nin kökeni, Osmanlı saray mutfağının sütlü tatlı geleneğiyle yakından ilişkilidir. Sarayda hazırlanan tatlılar, ince yufka katmanları, tereyağı ve şerbetle zenginleştirilir; sunum ve lezzet açısından büyük bir titizlik gösterilirdi. Bu gelenek, Karadeniz’in yöresel mutfak kültürüyle birleşerek Laz Böreği’nin doğuşuna zemin hazırladı.
Karadeniz’de yaşayan ustalar, saray mutfağından ilham alarak kendi malzemelerini ve yöntemlerini eklediler. Bölgede bolca bulunan süt, tereyağı ve taze fındık veya ceviz, tatlıya farklı bir karakter kazandırdı. Böylece saray mutfağının ince işçiliği ve Karadeniz’in yerel lezzetleri bir araya geldi; ortaya hem göz alıcı hem de damakları şenlendiren bir tatlı çıktı.
Günümüzde Laz Böreği, geçmişteki bu saray bağlantısını yansıtan geleneksel bir tatlı olarak hem evlerde hem de Karadeniz restoran ve pastanelerinde sofralardaki yerini korumaktadır. Bu süreç, tatlının hem tarihî hem de kültürel bir değer taşımasını sağlar.

